Pazartesi, Aralık 09, 2024

YAYINLANAN YAZILAR

ADABI MUAŞERET PROGRAMI

MEB, Eğitim Programı hazırlama yöntem ve tekniklerini bilmediği anlaşılan bir kişi ya da gruba Yaşam Becerileri, Türk Sosyal Aile Yapısı, Adabı Muaşeret adları altında adına “Program” dedikleri metinler hazırlatmıştır.

Bu metinlerde 1739 sayılı Temel eğitim yasasına atıf yapılmakla birlikte ne “amaçlar”, ne de “ilkeler”e uyulmamıştır. Temel Eğitim Yasasının 14 ilkesinden biri “laiklik”, biri “bilimsellik” biri “Atatürk ilke ve devrimlerine uygunluk”tur.  MEB’in hazırlattığı, adına “program” dediği metinler:

1) Program Geliştirme bilim alanı ilkelerine göre hazırlanmamıştır. İhtiyaç analizi yapılmamış, eğitim bilimleri terimleri yanlış kullanılmış ve zorlamalı oluşturulmuştur. Adabı muaşeret, Görgü Kuralları, Yaşam Becerileri gibi konular bir bilim alanı değildir. Sosyoloji, Psikoloji, Sosyal Bilgiler vb. hatta her sınıf öğretmeninin okuttuğu Hayat Bilgisi dersinin ve bütün derslerin içinde öğretmenler tarafından öğretilen konulardır. Programları hazırlanan bu dersler(!) için yetiştirilmiş öğretmen yoktur. Galiba MEB okullara atadığı/atayacağı imamlara (manevi danışmanlara) ders hazırlıyor.

2) Konu alanı sosuyla “Din “öğretilmektedir.

3) Bu konular öğrencilere bütün eğitim sürecinde bütün öğretmenler tarafından öğretilecek konulardır. Bu yeterlikler yaşam içinde okulda, evde, sokakta öğretilir ders açma gereği yoktur.

4) Bu derslerin okullara atanan imamlar tarafından okutulacağı anlaşılmaktadır.

Aşağıda MEB’in hazırladığı programdan bazı cümleler alınmıştır. Aynı ifadeler Yaşam Becerileri dersinde de yer almıştır.

Öğretim programlarında yer alan “kök değerler” şunlardır: adalet, dostluk, dürüstlük, öz denetim, sabır, saygı, sevgi, sorumluluk, vatanseverlik, yardımseverlik. Bu değerler, öğrenme öğretme sürecinde hem kendi başlarına hem ilişkili olduğu alt değerlerle hem de öteki kök değerlerle birlikte ele alınarak hayat bulacaktır.

Öğrenme-öğretme sürecinde öğrencinin hazırbulunuşluğu (kendi bilgisi, becerisi, değerleri ve tutumları), gelişimsel özellikleri (bilişsel, duyuşsal ve psikomotor), çevreyle etkileşimi ve bireysel farklılıkları dikkate alınmalıdır. Dersi okutan öğretmenler farklı öğrenme stillerine uygun ve kazanımlarla tutarlı öğretim materyalleri (sunum, etkinlik, projeler, okuma parçaları vb.) geliştirmeli ve bu süreci diğer derslerin zümre öğretmenleri ile iş birliği içinde yürütmelidir.

Dersin işleyişi ile ilgili bazı cümleler.

İslamiyet Öncesi Dönem’de, Türk İslam devletlerinde, Osmanlıda ve Cumhuriyet Dönemi’nde Türk kültüründen adabımuaşeret örneklerine yer verilir.

Dede Korkut Hikâyeleri, Kutadgu Bilig, Divânu Lugati’t-Türk adlı eserlerde ve Türk tasavvuf kültüründe yer alan adabımuaşeret örneklerinin karşılaştırılması sağlanır.

Kur’an-ı Kerim ve hadislerden örneklere yer verilir.

Emr-i bi’l-maruf nehy-i ani’l-münker (iyiliği emredip kötülükten sakındırma) ilkesine değinilir.

Kur’an-ı Kerim ve sünnette anne babaya hürmet ile ilgili örneklere yer verilir.

Sılayırahmin önemi üzerinde durulur.

Sıla-ı rahim, hemhâl olmak kavramları öğretilir, selamünaleyküm, Allah razı olsun öğretilir.

Kültürümüzde ve medeniyetimizin temel kaynaklarından olan Kur’an-ı Kerim ve hadislerde yer alan çevreyi korumaya yönelik örneklere yer verilir.

Bu metin bir eğitim programı değildir.

1739 sayılı Temel Eğitim yasasının amaçlarına ve “laiklik”, “bilimsellik”, “Atatürk ilke ve devrimlerine uygunluk” ilkelerine aykırıdır.

Gazeteci Gülsevin Özkan ile yaptığımız haber:

Liselerde seçmeli olarak okutulacak “Adabımuaşeret dersi öğretim programı” Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı’nın 30 Ekim 2023 tarihli kararıyla onaylandı.

Programın amacı, “milli ve manevi değerlerini özümseyerek tutum ve davranışlarını bu istikamette şekillendiren adabımuaşereti gelecek nesillere de aktararak kültür aracılığı yapacak bireyler yetiştirmek” diye tanımlandı. Programa göre hedef, öğrencilerin adabımuaşerete uygun konuşması, giyinmesi ve davranması.

Bakanlık, dersin kitabını hazırlayan öğretmenlere birtakım uyarılarda bulundu. Buna göre öğretmenler, kitap yazım sürecinde adabımuaşeret ile ilgili yazılmış eserlere ve önemli kişilerin görüşlerine yer verecek.

Bakanlık, öğretmenlerden, kitap yazım sürecinde Kuran-ı Kerim ve hadislere de yer verilmesini istedi:

“Öğrencilerin milli ve manevi değerlerimizi kavramaları için konunun özelliğine bağlı olarak medeniyetimizin temel kaynaklarından Kur’an-ı Kerim ve hadislere kitap yazım sürecinde yer verilmelidir.”

Adabımuaşeret dersi öğretim programıyla öğrencilere kazandırılmak istenen alan becerileri şöyle:

* Kültür okuryazarlığı * Eleştirel sosyolojik düşünme * İletişim becerisi * Sosyal farkındalık * Dijital okuryazarlık * Çevre ve iklim okuryazarlığı.

Adabımuaşeret dersi 7 üniteden oluşuyor:

  • “Kültürden kavrama adabımuaşeret”, “Kişisel tutum ve adabımuaşeret”, “Ailede adabımuaşeret”, “Toplumda adabımuaşeret”, “İletişimde, teknoloji ve sosyal medya kullanımında adabımuaşeret”, “Doğal kaynakların kullanımı ve çevrenin korunmasında adabımuaşeret” ve “İş ve meslek hayatında adabımuaşeret”.

“Kültürden kavrama adabımuaşeret” ünitesinde, edep, görgü, terbiye, medenilik, sabır, zarafet ve nezaket kavramları örneklerle anlatılacak. İslamiyet öncesi dönemde, Türk İslam devletlerinde, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde Türk kültüründen adabımuaşeret örnekleri anlatılacak. Dede Korkut Hikâyeleri, Kutadgu Bilig, Divânu Lugati’t-Türk adlı eserlerde ve Türk tasavvuf kültüründe yer alan adabımuaşeret örnekleri karşılaştırılacak.

“Kişisel tutum ve adabımuaşeret” ünitesinde, güven duygusunun oluşturulmasında doğru sözlü olma, sözünde durma ve emanete sahip çıkmanın gerekliliği vurgulanacak. Kur’an-ı Kerim ve hadislerden örneklere yer verilecek. “Emr-i bi’l-maruf nehy-i ani’l-münker”, yani iyiliği emredip kötülükten sakındırma ilkesine değinilecek.

“Ailede adabımuaşeret” ünitesinde, ailede mahremiyetin gözetilmesinin önemi üzerinde durulacak.  Kur’an-ı Kerim ve sünnette anne babaya hürmet ile ilgili örneklere yer verilecek.

“Toplumda adabımuaşeret” ünitesinde de köy, mahalle, site ve apartman komşuluğunda adabımuaşeretin önemi anlatılacak. Dini bayramlarla ilgili kabir, eş dost ve akraba ziyareti, izzet ve ikram; çocukları sevindirme, hediyeleşme gibi örf ve adetlerin önemi vurgulanacak.

“İletişimde, teknoloji ve sosyal medya kullanımında adabımuaşeret” ünitesinde ise çevrimiçi görüşmeler ve telefon görüşmeleri ile elektronik iletilerde dikkat edilmesi gereken hususlara örnek verilecek.

“Doğal kaynakların kullanımı ve çevrenin korunmasında adabımuaşeret” ünitesinde, Kur’an-ı Kerim ve hadislerde yer alan çevreyi korumaya yönelik örneklere yer verilecek. Tasarrufun doğal kaynakların kullanımı ve çevre açısından önemi üzerinde durulacak.

“İş ve meslek hayatında adabımuaşeret” ünitesinde ise, giyim kuşama özen gösterme, görüşmeye zamanında gelme, el sıkma, göz kontağı kurma ve beden diline önem verme, isimle birlikte saygı içeren hitap sözcükleri kullanma gibi davranışların önemi üzerinde durulacak.

“Bu metin eğitim programı değildir”

Dersin içeriğini değerlendiren Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitim Programları Emekli Öğretim Üyesi ve Eğitim İş Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. F. Dilek Gözütok, metni yazanların program hazırlama yöntem ve tekniklerini bilmediğini söyledi.

Gözütok, hazırlanan metinlerde Temel Eğitim  Yasası’na atıf yapıldığı ancak “laiklik”, “bilimsellik”, “Atatürk ilke ve devrimlerine uygunluk” gibi ilkelere uyulmadığını belirtti.

Program geliştirme bilim alanı ilkelerine göre hazırlanmadığını, ihtiyaç analizi yapılmadığını, eğitim bilimleri terimlerinin yanlış kullanıldığını ve zorlamalı oluşturulduğunu söyledi. Prof. Dr. Gözütok şöyle devam etti:

“Konu alanı sosuyla ‘din’ öğretiliyor. Bu derslerin okullara atanan imamlar tarafından okutulacağı anlaşılıyor. Bu metin bir eğitim programı değildir. Bu ülkeye şeriatı getirmek için eğitim alanında cesurca büyük adımlar atılıyor. Programlarla şeriat değerleri eğitime yerleştirilmeye çalışılıyor. Yeni yeni disiplin alanı olmayan konularla İslam değerleri öğretilmeye çalışılıyor. Devletin resmi okullarında çocuklar, dönüştürülmeye çalışılıyor.”

“Çocuklar şartlandırılıyor, sorgulayamıyor”

Dinin öğrencilere korkutularak ve yanlış öğretildiğini dile getiren Prof. Dr. Gözütok, çalışmada yer alan bazı ifadelerin anlamını çocukların bilemeyeceğinin altını çizdi:

“Öğretilen dini içerikli kelimelerin anlamını çocuklar düşünmez. Ezberler. Çocukların sorgulama becerisi geliştirmesi engelleniyor, köreltiliyor.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir